Oyun Terapisi

Çocukların, yeryüzünde parmak izi gibi, birbirinden farklı ve muhteşem potansiyelleri olan varlıklar olduğunu düşünüyorum. Her ne kadar gelişimsel olarak beklenen bazı ortak sorunsalları olsa da çocuklar her an anne-babalarından, ona bakım veren kişilerden ve öğretmenlerinden koşulsuz sevgi ve kabul beklerler. Erken çocukluk ve okul çağı dediğimiz süreçte çocuğun gelişim dönemlerini “takılma” olmadan atlayabilmesini ve ruhsal açıdan sağlıklı bir birey olarak büyümesini sağlayacak, değerli bir yardım sürecidir.

Çocuklar kendilerini bir yetişkin gibi ifade edemedikleri veya yaşadıklarından dolayı ifade etmeyi seçmedikleri için, çocuklarla yürütülen psikolojik danışmanlık süreci, yetişkin danışmanlığından çok daha farklıdır. Çünkü yetişkinler, çift ve aileler kendi irade ve istekleri ile bir yardım almaya karar verirken çocuklar da ise ebeveynlerinin bir uzmana danışması veya okul rehberlik birimi tarafından bir uzmana yönlendirilmesi ile bu psikolojik yardım sürecine başlamaktadırlar. Çocukla yaşına uygun iletişim kurarak, oyunları, oyuncakları, resimleri ve anlattıkları hikayeleri ile terapötik ilişki ile çocuğun duygu ve davranışsal sorunları çözmeyi ve bu süreçte çocuğun probleme çözme becerilerini geliştirerek, işlevsel stratejiler ile çeşitli konularda baş etme mekanizmaları geliştirmesi hedeflenir.

Rehabilitasyon merkezi deneyimi ile başladığım meslek hayatımda 12 sene boyunca okul deneyimim ile, çok sayıda dezavantajlı ve sendromatik çocukların yanı sıra her yaş düzeyinde okul çağı çocuklarıyla bireysel ve grupla psikolojik danışma gerçekleştirmiş bulunmaktayım. Ebeveynleri ve çocukla yaptığım ilk görüşme ve başvuru nedenine ve ihtiyaca göre objektif ve projektif testlerle değerlendirme seanslarından sonra çocuk ile psikoeğitimsel yaklaşımla veya deneyimsel oyun terapisi ile duygusal ve davranışsal açıdan gelişimleri hedeflenecek seans içerikleri planlamakta ve aile ile bu süreci paylaşmaktayım.

Deneyimsel oyun terapisi yöntemi; çocuğun yaklaşık 2 yaş ve sonrasında, kendi duygu ve düşüncelerini ifade etmeye başladığı ve sembolik oyun oynama becerisi kazanması ile birlikte, çocuğun olumlu, olumsuz tüm duygu ve düşüncelerini özgür olarak ifade edebildiği, çeşitli roller ve oyuncaklar ile onun tutum, davranış ve duygu dünyasını anlamak için terapist olarak, onun izin verdiği kadar dahil olarak, oyun oynayarak çocuğun aktarım ve çözümleme sağladığı bir oyun terapisi sürecidir.

Çocuk ile yapılan 40 dakikalık seans sonrası 10 dakika, çocuğun yararına olabilecek, ailenin evde de uygulayabileceği, psiko-eğitimsel aile görüşmeleri ile seans sürecini sonlandırmaktayım. Çocuğa uygulanacak terapinin süreci ve sıklığı geliş nedenine göre değişmekte ve çocuğun gelişimi ve terapötik ilişkinin işlevselliği için seanslara devamlılık önem arz etmektedir.

 

Çocukluk döneminde karşılaşılabilen sorunlar:

• Gelişme dönemi problemleri (Ör: tuvalet eğitimi, konuşma gecikmesi, beslenme, uyku düzeni, vb.)
• 2 yaş süreci: “bebek ergenliği”
• Duygusal ve davranışsal problemler (Ör: aşırı kaygı, takıntılar, altını ıslatma, yeme bozuklukları, aşırı mükemmeliyetçilik vb.)
• Çocukluk çağı korkuları
• Çocukluk çağı travmaları
• Çocuğu ihmal ve istismar
• Geçiş dönemi ile ilgili problemler
(Anne-baba boşanması, okul değiştirme, yeni bir kardeşin gelişi vb.)
• Öğrenme ve dikkat problemleri
• Okul başarısında düşüş
• Okul reddi
• Sınav & performans kaygısı
• Çocukluk çağı depresyonu
• İçe kapanıklık, sosyal izolasyon
• Kardeş kıskançlığı
• Akran zorbalığı
• Arkadaş ilişkileri problemleri
• Stres ve strese bağlı problemler
• Aşırı agresif davranışlar (Ör: vurma, ısırma, kendine zarar verme, vb. gibi)
• Kayıp ve yas süreci
• Bilgisayar & ekran bağımlılığı