Özgüvenli Çocuk
ÖZGÜVENLİ ÇOCUK
Çocukluk çağının en önemli ve günümüzde üzerinde en çok durulan ve tartışılan konularından birisidir, “özgüven” kavramı. Her ebeveyn çocuklarının kendine güvenen, ayakları üzerinde durabilen, iletişim ve problem çözme becerileri gelişmiş olmasını ister. Bunun da gelişmesi çocuğun benlik gelişimine bağlıdır; yani çocuğun kendine yönelik duygu ve düşünceleri, kendini algılayış biçimi ve kendine verdiği değerle doğru orantılıdır.
Çocukların kendilerine önem veren, değerli hisseden, özgüvenli bir birey olarak yetişmesinde anne baba davranışlarının etkisi büyük rol oynar. Çocuğun özgüveninin çekirdeğini, anne babanın çocuklarına gösterdikleri ilgi ve sevgi oluşturur. Ayrıca çocuğun yaşamında önemli bir yeri olan yetişkinin her hareketi, yüz ifadesi, jestleri, mimikleri ve konuşma biçimi çocuğa, onun değeri ve yetenekleri hakkında birçok mesaj iletir. Çocuk ailesi tarafından “yeterlilik” ve “kabul görme” duygusunu hem sözlü hem de sözsüz mesajlarla yaşamalıdır. Düşüncelerine değer verilen, anne ve babasından yeterli desteği gören çocuk, kendisi hakkında olumlu düşünmeye ve benlik saygısını geliştirmeye başlar.
ÇOCUĞUN ÖZGÜVENİNİ GELİŞTİRMEK İÇİN ANNE BABALARA ÖNERİLER
Çocuğunuza Koşulsuz Sevgi Gösterin: Çocukların anne babaları tarafından sevilmeye ihtiyaçları vardır. Aileler tarafından kucaklanıp, okşanmak da çocuklarda kendilerine olan saygının gelişmesine yardımcı olacaktır. Aile içinde güven ve sevgi ortamı oluşturup, çocuğu olduğu gibi kabul eden bir tutumla ilişki kurulması, çocuğun özgüvenini geliştirecektir.
Çocuğunuzu Dinleyin: Çocuklar birçok şey hakkında konuşmak isterler. Özellikle sıkıntıları hakkında konuşurken etkin dinlememek çocuk için cesaret kırıcı olabilir. Bazen ebeveynin bir şey söylemesine bile gerek yoktur. Çoğu kez, çocuğun ihtiyacı, ona duygularının anlaşıldığını hissettiren, sıcak bir sessizlik ve güven ortamıdır.
Çocuğunuzla Duygularınızı İfade Ederek Konuşun: Çocuğunuzla iletişim kurarken duygularınızı ifade ederseniz çocuğunuz bunu bir eleştiri ya da suçlama gibi hissetmeyecek ve sizi daha etkin dinleyecektir. “Sen neden böyle yaptın?” demek yerine “Ben böyle yaptığında çok üzülüyorum.” ya da “Böyle yaptığında rahatsız oluyorum.” demek iletişimi kolaylaştırır. Çocuğunuzla konuşurken ne hissettiğinizi açıkladığınızda, çocuk sizin duygularınıza yönelerek, sizi daha çok anlamaya çalışır.
Çocuğunuza Saygı Duyun: Çocukların kendisine, ilgileri, hobileri ve düşüncelerine gösterilen önem, örneğin; çocuğunuzla sohbet ederken düşüncelerine değer verdiğinizi ya da bir oyun oynarken kararlarına saygı duyduğunuzda, çocuğa kendisini değer verildiğini hissettirecek aynı zamanda onları destekleyecektir.
Çocuğunuza Sorumluluk Verin: Çocuklar sorumluluk almayı, davranışlarının sonucunu yaşamayı ev ortamında öğrenirler. Çocuklarına küçük yaştan itibaren kendine yetmeyi, sorumluluk almayı öğreten anne babalar ileriki yıllarda çocuklarının kendi ayakları üzerinde durabileceğine güvenebilirler.
Çocuğunuzla Kaliteli Zaman Geçirin: Gün içerisinde çocuğunuzla baş başa oyun oynayıp, sohbet ederek geçireceğiniz yarım saat bile onun kendine değer verildiğini ve sevildiğini hissettirecektir.
Beklentilerinizin Çocuğunuzun Düzeyinde Olmasına Özen Gösterin: Çocuktan beklentileriniz veya çocuğa vereceğiniz sorumluluklar; çocuğun yapısına, yaşına, cinsiyetine ve gelişim düzeyine uygun olmalıdır. Anne babaların çocuğun özelliklerini, ilgi ve yeteneklerini tam olarak bilmeden çocuğun kapasitesinin üstünde bir beklenti içinde olması çocuğun kendini yetersiz, suçlu ve değersiz hissetmesine neden olur. Çocuğunu doğru ve gerçekçi bir gözle tanıyan, onun gücünü aşmayan bir beklenti içinde olan ve koşulsuz olumlu tepkiler gösteren aileler çocukta özgüvenin pekişmesinde etkili olacaklardır.
ANNE BABALARIN KAÇINMASI GEREKEN DAVRANIŞLAR
- Anne babaların çoğunlukla düştükleri yanılgı, çocuklarına yardım etmek niyetiyle çocuğun yaşadığı bir problemi onun yerine çözmektir. Bu destek aslında çocuğun daha güçlü kanatları olmasını isterken onu daha da güçsüz bırakmaktadır. Aşırı koruyucu ebeveyn tutumu yerine çocuğun problem çözme becerini geliştirmek için çocuğun yaşadığı sorunu ifade etmesi ve sorunun üzerinde farklı çözüm yöntemleri geliştirmesi sağlanabilir. Eğer çocuk çözüm yöntemini bulamıyorsa ona çeşitli önerilerde bulunulup, alternatif çözüm önerilerinden en iyisi seçilerek, çocuğun uygulaması istenebilir. Böylece çocuğun problem çözme becerisi geliştirebilir. Çocuk problemlerle baş etmeyi öğrendikçe kendine olan özgüven de gelişecektir.
- Çocuğun özgüvenini olumsuz etkileyen diğer bir husus; çocuğa sınır koyulmamasıdır. Çocuklar sınır konmasına ihtiyaç duyarlar, çünkü kendilerini daha güvenli hissederler. Çocuk neyi, nasıl yapacağını ve ne kadar yapacağını dengeli bir şekilde karar veremeyebilir. Çocuğun yaşına ve gelişimine uygun sorumluluklar vererek ve sınırlar çizerek çocuğun kendini yeterlilik duygusunu geliştirir. Unutulmamalıdır ki; “Kontrolsüz güç, güç değildir.”
- Anne babaların kaçınması gereken başka bir durum ise, çocuğu açık veya dolaylı olarak başkaları ile kıyaslamaktır; arkadaşları ya da kardeşleri ile kıyaslamak aslında çocuğu olduğu gibi kabul etmemenin bir başka göstergesidir. Aile içindeki birileriyle ve dışarıdakilerle kıyaslanan çocuk kendine özgü yetenekleri ortaya koyamaz ve olduğu gibi değil, olması gereken gibi davranır. Bu durum da onun her geçen gün özgüvenini olumsuz etkiler.
- Çocuğun özgüvenini geliştirmek için çocuğa gerçekçi olmayan, yapay özgüven aşılamak, yani çocuğa karşı yanlış ve abartılı takdir ve övgü kullanmak, çocuğun egosunu iyice şişirir. Çocuk yeterliliği ile orantılı ve gerçek olmayan aşırı özgüven geliştirir. Aşırı özgüvenin çocuğu tehlikelere ve risklere açık hale getirmesinin yanı sıra çocuğun kişilik gelişimini de olumsuz etkiler. Bu yüzden çocuğun kişiliğini değil de yaptığı şeyleri övmek daha doğru olur. Çocuğa sürekli “Sen harikasın, mükemmelsin.” denildiğinde çocuğun kendini keşfetme ve geliştirme becerisi elinden alınmış olur ve çocukta hatalarını inkâr davranışı gelişebilir. Aşırı özgüven de kişinin gerçekleri görmesine engel olur ve çocuğun geleceğinde yıkıcı bir rol oynayabilir.
ÇOCUKTA SAĞLIKLI ÖZGÜVEN:
Çocuğun yaşına uygun sağlıklı özgüven gelişimi, onun kendisi hakkında olumlu, gerçekçi değerlendirmeler yapabilmesiyle kendini gösterir. Çocuk kendi güçlü yönlerinin olduğunun farkında olmasının yanı sıra geliştirmesi gereken yönlerinin de farkındadır. Hem derslerde, hem ders dışı konularda kendilerini yeterli bulurlar. Kendilerine açık hedefler koyabilirler. Akranları ve yetişkinlerle iletişim ve problem çözme becerileri gelişmiştir, bir sorunu kendi başlarına çözmeye heveslidir, bu konuda yardım isteyebilir veya başka çözüm yollarını denemek için çaba harcarlar. Çocuğun sadece kendine yönelik değil, sosyal çevresine karşı da, öğretmenleri ve arkadaşları hakkında olumlu duyguları ve düşünceleri ve ilişkileri vardır.